BODTO Haberleri
1.BODRUM TARIMSAL KALKINMA ÇALIŞTAYI YAPILDI
Değerli Üyelerimiz,
03.12.2019 15:31

1.Bodrum Tarımsal Kalkınma Çalıştayı 3 Aralık 2019 Salı günü Herodot Kültür Merkezinde düzenlendi.

Çalıştaya Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, Bodrum Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Serdar Kocadon, Bodrum Ziraat Odası Başkanı Mehmet Melengeç, CNN Tv programcısı Cem Seymen ve çok sayıda konuşmacı katıldı.

Açılış konuşmalarından sonra çalıştayın ikinci bölümünde panel düzenlendi.

Konuşmacı olarak Bodrum Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut S. Kocadon Panelde Odamızın Bodrum Mandalina projesinden bahsetti. Tarımdaki geçmişten günümüze gelişmeleri anlattı.

“Eski Bodrum tanımlanırken Tarım, Hayvancılık, Balık ve süngercilikle geçinen kıyı kasabası. Tarımsal ürünlerimiz; Badem, incir, Palamut, Zeytin, Tütün, Arpa ve Buğday, Defne, Mandalin idi. Bodrum’da mandalina tarım hayatına daha sonra girdi. Kalimnos’lu Tüccar’ın Turgutreis’ten aldığı hayvanların parasını ödeyemeyince karşılığında getirdiği mandalin fidanlarıyla tanıştı. Mandalin Bodrum’u sevdi, biz mandalini sevdik. Tarlalarımıza büyük miktarda mandalin diktik. Bodrum’un iklimi, suyu, güneşi, toprağı, rüzgârı bir araya gelince çok güzel meyve elde ettik. Kokusu- aroması ile kısa zamanda mandalin Bodrum Ekonomisinin vazgeçilmez tarım ürünü oldu. Çok güzel gelirler elde ettik.

Onu o kadar çok sevdik ki kuyudaki su motoruna bile dışarda yağmur, güneş altında kalmasın diye ona küçük bir baraka yaptık. İsmine de motor evi dedik. Çünkü aileden biri gibi değer verdik.

1970’lerden sonra yavaş yavaş turizm başladı. Bodrum’da küçük pansiyonları olanlar bir yazda üç ay içinde çok iyi kazanç elde ettiler.

Artık Bodrum’da pansiyonculuk hem de tarım yapılıyordu.

Bodrum’un popülerliği arttıkça pansiyon ve küçük oteller iyi kazanç elde ettiler.1980’den sonra Bodrum’da turizm çok hızlı bir şekilde gelişmeye başladı. Bu yıllarda da çok iyi kazançlar elde ettik. Turizm’den Mandalin gelirleri de iyi gidiyordu ama adı üstünde Narenciye narin bir ağaçtı. Mandalin ağacı çok emek gerekir. Budanması her sene sürülmesi 15 günde bir sulanması, ilaçlanması hem masrafı hem de büyük zaman meşgale gerektiren bir durum.

Aynı zamanı turizmde harcandığı zaman çok fazla kazanç elde ediliyor.

1980’den sonra Türkiye ciddi bir mandalin fidanları dikildi. Çok fazla mandalina ve portakal piyasaya girdi. Fiyatlar ciddi düştü. Bodrum’da turizm ve onun etrafındaki ticari faaliyetler artınca bahçelerimizi iyiden iyiye bıraktık.

Çünkü maliyetini karşılayamayan fiyatlarla mandalini satıyorduk ve mandalin ekonomisinden çıktı gitti.

Biraz aklımız başımıza geldi. 2007 yılında Bodrum Narenciye Birliğini kurduk. Amacımız Bodrum mandalinasına vefa borcumuzu ödemekti. Önce Muğla’da ilk olan Coğrafi işareti aldık. Bodrum mandalinasının Bodrum’da yetiştiğini raporlarla tespit ettik ve onayladık. Artık çekirdeksiz mandalini baskın bir şekilde tüm pazarı ele geçirdi. Birde üstüne Bodrum Mandalinini bilmeyen şehir tarımcıları Bodrum Satsuması diye kendilerince bir mandalin türü icat ettiler. Bizim kırk yıllık çekirdekli mandalinimiz Bodrum Satsuması oldu. Şimdilik yeşil mandalinde kullanılıyor bu yanlışı ilerde neler olur bilinmez.

Bodrum Özüne Dönüyor! Yani tekrar tarım (iyi tarım) çok güzel proje canı gönülden katılıyorum.

Bodrum Turunçgil Üretici Birliği Başkanı olarak mandalina bahçelerimizi kesinlikle turizmin içine katmalıyız. Çünkü mandalina bahçelerimiz yavaş yavaş yok olma yolunda ilerlemekte. Eğer bahçelerden gelir elde etmezsek.

Benim fikrim mandalina bahçelerimize küçük en fazla onbeş odalı butik oteller yapmalıyız. Bunu yaparken 5.000m2 üstü bahçelerde yapmamız gerekiyor. O zaman küçük otellerden gelen kazançla mandalina bahçelerine çok çok iyi bakabilir ve Bodrum’un hem yeşilini hem de bahçelerini koruruz.

Yoksa bir dönüm mandalin bahçesinin mandalin geliri 1.500 TL, bir dönüm mandalin bahçesini satarsak iki milyon gibi bir kazanç sağlıyor. Tüm bahçeler böyle yavaş yavaş satarak yok edilecektir.

Mandalin dışındaki tarım ürünlerine gelirsek en büyük avantajımız Bodrum’da üretip

Bunun için tarla sahiplerini teşvik etmek onlara fide dağıtmak alım garantisi vermek. Tarıma dönmeleri için ayrıca yerel yöneticilerin Bodrum’daki büyük marketlerle konuşarak ürünlerini Bodrum çiftçilerinden almalarını sağlamalıyız.

1980’li yılların başlarında kamyon kamyon domates, biber, patlıcan, karpuz yetiştiren Bodrum şimdide bunları gayet kolay yetiştirebilir. Bodrum’da halen bu tarım bilgisine sahiptir.

Bodrum’da gençler tarladan daha çok Oteller ve yatlarda çalışmayı tercih ediyorlar. Onları ikna etmemiz gerekiyor.

Diğer bir tarım için tehlike de yaban domuzları. Bodrum’da yaban domuzları ekilen, dikilen bahçelere çok büyük zararlar vermektedirler. Bunun için İl ve İlçe Tarım Müdürlükleriyle çalışmamız, işbirliği yapmamız gerekmektedir.

Sonuç olarak yerel kalkınmanın en temeli yerel değerlerimizi yenilikçi yaklaşımlarla geliştirmek, beklentilere göre programlamak, ihtiyaçları doğru belirleyerek gereken önlemi ve faaliyeti yürütmektir.

Bodrum’un enerjisi, üreticisinin enerjisi, yaşayanların enerjisi ve inancı oldukça Bodrum Özünden kopmadan geçmişten gelen geleneksel kimyasını teknolojiyle birleştirirse önünde kimse duramaz.” Diyerek panel konuşmasını tamamladı.

Panelde diğer konuşmacılar Bodrum Ziraat Odası Başkanı Mehmet Melengeç, Ankara B. B Çevre Kor. Ve Kont. Dairesi Bşk. Hasan Muhammet Güldaş, Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Doç. Dr. Mehmet Özgür, Garaova Üzüm Bağları Mehmet Vuran konuşmalarının ardından soru cevap bölümüne geçildi.

Bodrum Özüne Dönüyor! Çalıştayı yuvarlak masa çalışmaları ile tamamlanacak ve sonuç bildirgesi kamuoyu ile paylaşılacaktır.