Mahmut Serdar KOCADON
Kimliği olan bir kent
15 Temmuz 2008 Salı

Sevgili Bodrumlular
5 Mayıs 2006'da Bodrum'da yapılan bir sunumda şöyle söylüyor Prof. Dr. Harry Tzalas:
Kimliği olan bir kent yaşanacak daha iyi bir yerdir.

Gelişim planlamasında kültürel farkındalığın önemi dikkate alınmalıdır.

 

“Kent için kararlar sınırlı sayıda kişiler tarafından verilir, ancak bu kararlar, genellikle nesiller boyu bir çok kişinin yaşamını etkileyecektir. Bu nedenle, böylesi kararların çok disiplinli danışma organlarının yapacağı titiz planlamalardan sonra alınması gerekir.

 

Her ne kadar öncelik, bugünün sakinlerinin çoğunluğuna daha iyi bir hayat sağlanması hususuna verilecek olsa da, yarının vizyonu hazır ve nazır olmalıdır. Bir kent, sokaklarının, meydanlarının, binalarının, kanalizasyonunun, tatlı suyunun, telefon, ulaşım ve sair donanımlarının toplamından daha fazla bir şeydir. Akdeniz kentlerinin çoğunun “ruhu” vardır, zira etrafını çevreleyen bu deniz, tarihin başlangıcından beri bir çok medeniyetin beşiği olmuştur ve bu “ruh” yaşam koşullarını iyileştirme planları yapma zamanı geldiğinde susturulmamalı, mahvedilmemelidir.”

 

İşte 2006 yılında maalesef Bodrum'un yaşayan ruhunu susturmaya çalıştılar. Bodrum'un geleceği Bodrumlulardan, burada yaşayanlardan alınıp bu kenti tanımayan, ruhunu bilmeyen insanların eline verildi.

 

Bu karar Bodrumlular için kabul edilemeyecek bir durumdu. Evet, biz de kabul ediyoruz ki geçmişte bazı önemli hatalar yaptık yıllarca. Bunların inkar edilecek tarafı yok. Fakat hataları ortadan kaldırmak için daha büyük hatalar yapılarak,koylarımızın,ormanlarımızın, dağlarımızın yok edilerek Bodruma daha fazla otel, konut yapılmasına olanak sağlayacak yeni bazı oluşumlar, plan değişiklikleri yapmak veya yetkiyi başka kanallara aktarmak da bizce doğru bir çözüm olarak görülmemektedir.

 

Bodrum'a ve Bodrumlu'ya rağmen yapılacak olan her türlü düzenleme mutlaka ve mutlaka toplumun tepkisini çekecektir. Ve mutlaka da yargıdan dönecektir. Nitekim de böyle olmuştur.

 

Sevgili Bodrumlular, burada bizlere bireysel veya kurumsal olarak düşen görev bir musibet bin nasihate bedeldir darbı meselinden hareketle kentin ruhunun korunması ve yaşatılması açısında inisiyatifi daima elimizde tutmak  ve bunu ne olursa olsun başka bir makama, güce, yönetime ve kuruma devretmemek veya kaptırmamaktır.

 

Hepimiz ve herkes biliyor ki, bir başka Bodrum yok. Onun yaşayan ruhunu eğer bir kez öldürecek olursak veya öldürmelerine mani olamazsak bir daha geri getirmemiz imkansızdır.

 

Saygılarımla.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI